Küresel Tehditler Karşısında Bireyi ve Toplumu Korumada Ailenin Rolüne Psiko-Sosyal Bir Bakış
Makale Yan Taraf
Özet
İnsanlığın başlangıcından günümüze, insanı tehdit eden pek çok psiko-sosyal etkenler bulunmaktadır. Aslında insan, dünyaya doğmakla bir mücadelenin - olma ya da yok olma mücadelesinin – içerisine doğmaktadır. Bu anlamda dünya, insana iyi ve kötü, faydalı ve zararlı, fırsatlar ya da tehditler şeklinde bir ortam sunmaktadır. Tam bu noktada insan, çocukluğundan ömrünün sonuna değin ilgiye, bilgiye, dayanağa ve çevresel faktörlerin yardımına muhtaç bir konumda bulunmaktadır. Zira insanın varlığını sürdürebilmesi açısından söz konusu katkılar, insanın hayata tutunmasının yardımcı faktörleri olarak işlev görmektedir. Bu dayanaklardan mahrum kalan insan, diğer bir ifadeyle kendisini çevreleyen ve kuşatan yardımlardan mahrum kaldığında tehditler onu beklemektedir. Özellikle günümüzde insanı ciddi anlamda ağına düşürme tehlikesi bulunan küresel tehditler söz konusu olduğunda aile, en temel kuşatıcı, koruyucu ve hayat verici bir sığınak olarak insanı hayata bağlamakta ve onun varlığını sürdürmesinde maddi ve manevi güç kaynağı olmaktadır.
Bu çalışmada yaşadığımız çağda nelerin küresel bir tehdit olarak algılandığı, küresel tehdit olarak algılanan durumların bireyi ve toplumu nasıl etkilediği ve bu tehditler karşısında ailenin nasıl bir işlevi olduğu tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu çalışma kartopu örneklem modeli ile nitel görüşmeler yapılarak gerçekleştirilmiştir. Gönüllülük esasına göre biçimlendirilen çalışmada 14 kadın ve 6 erkek olmak üzere toplamda 20 kişiye yarı yapılandırılmış sorular yöneltilmiştir. Sonuç olarak bireyi ve toplumu tehdit eden faktörlerin öncelikle internet, telefon, tablet, televizyon gibi teknolojik aletler, cinsiyetsizleştirme, LGBT propagandaları ve akran zorbalığı olduğu görülmüştür. Bu tehditlerin çocuklar üzerinde de pek çok olumsuz etkileri olduğu bulgularla ortaya konmuştur. Ayrıca çalışma verileri incelendiğinde bireyi ve toplumu koruma noktasında ailenin önemli bir rolü olduğu da belirlenmiştir